Doğaya Sahip Çık Geleceğini Kurtar...

Geri kazanım her yönüyle ülke ekonomisine katkılar sağlayan, çevre kirliliğini önleyen doğal kaynaklarımızı koruyan çok yönlü bir işlevdir. Geri kazanımı daha iyi anlayabilmek için atığın ne olduğunu iyi bilmek lazım. İhtiyaç duymadığımız her türlü madde atık olarak tanımlanabilir. Kullanım süresi dolmuş olan bu maddelerin uygun bir şekilde ortadan kaldırılması gerekmektedir. Geri kazanım ise tekrar kullanımı da kapsayan atıkların özelliklerinden yararlanarak başka ürünlere ve enerjiye dönüştürülmesi olarak tanımlanabilir. Savaş, bilinçsiz tüketim gibi farklı nedenlerden dolayı ortaya çıkan kaynak sıkıntıları geri dönüşüme ihtiyaç duyulmasına neden olmuştur. Bugün dünyada 7 milyardan fazla insan yaşamaktadır. Bu insanların her birinin farklı ihtiyaçları bulunmakta ve bunlar temelde doğal kaynaklar kullanılarak karşılanmaya çalışılmaktadır. Ancak insan ihtiyaçları için kullanılan bu kaynaklar sonsuz olmayıp dikkatli bir şekilde kullanılmaz ve bilinçsizce israf edilirse bir gün mutlaka tükenecek ve insanlık sıkıntıya girecektir. Bu durumun farkına varan büyük ve gelişmiş ülkeler kaynak israfını önlemek, ortaya çıkabilecek enerji krizleri ile baş edebilmek için atıkların geri kazanılması ve tekrar kullanılması gerektiğini kavramış, bu amaçla çeşitli yöntemler aramış ve geliştirmişlerdir. Daha II. Dünya savaşı sırasında bazı devletler ülke çapında kampanyalar düzenlemişler, vatandaşlarını metal ve fiber maddeleri toplama konusunda teşvik etmişlerdir. Bu gün birçok ülkede geri kazanım veya dönüşüm işlevi yurtseverlik anlayışında önemli bir yere sahiptir. Ülkemizde vatandaşlarımız geri dönüşüm konusunda yeterli bilinç düzeyine ulaşamamıştır.
Türkiye’de kişi başına yılda ortalama 584 kg katı atık üretilmektedir. Kişi başına günde 0.6 kg evsel ve 1.0 kg belediye atığı çıkmaktadır. Bu oran yıl bazında 13 milyon ton evsel ve 20 milyon ton belediye atığı olarak karşımıza çıkmaktadır. Sadece İstanbul’da bir günde üretilen atık miktarı 15.000 tondur. Ancak bu atıkları yeterince usulüne uygun bir şekilde ortadan kaldırabildiğimiz daha da önemlisi geri dönüşebilir olanları yeterince değerlendirebildiğimiz söylenemez. Bu atıklar ya yakılmakta ya da dolgu alanlarına boşaltılmaktadır. Dolgu alanlarına boşaltılanlar her geçen gün değerli sahaları işgal etmekte, yangın ve patlamalara neden olmaktadırlar. Diğer taraftan çevre kirliliğine ve dolaylı olarak ekolojik dengenin bozulmasına ortam hazırlamaktadır..
Bu atıkların içerisinde geri dönüşebilme niteliğinde olanlardan başlıcaları;
•Cam
•Kağıt
•Alüminyum
•Plastik
•Piller
•Motor yağı, besinsel yağ
•Akümülatörler
•Beton
•Organik atıklar
•Elektronik atıklar dır.
Geri kazanım veya dönüşüm konusunda halkımızın duyarlılığı ve başta belediyeler olmak üzere yerel yönetimlerimizin destekleriyle çok önemli gelirler elde edebilir, bunlardan faydalanabiliriz. Geri kazanımın en önemli faydalarını şöyle sıralayabiliriz.
Tüketilen maddelerin yeniden geri dönüşüm halkası içine katılabilmesi ile öncelikle hammadde ihtiyacı azalır.
Doğal dengenin bozulması ve doğaya verilen zarar engellenmiş olur.
Çevre kirliliği önlenmiş olur. Kullanılmış kağıdın tekrar kâğıt imalatında kullanılması hava kirliliğini %74-94, su kirliliğini %35, su kullanımını %45 azaltabilmektedir.
Enerji tasarrufu sağlar. Örnek olarak, yeniden kazanılabilir alüminyumun kullanılması alüminyumun yeniden imal edilmesine oranla %35'e varan enerji tasarrufu sağlamaktadır.
Doğal kaynaklarımızı korumuş oluruz.
Geri kazanım ve dönüşümle ilgili sektörlerde kurulacak olan işletmelerde yeni bireylerin çalışmasıyla iş imkanları ortaya çıkar.
Görüldüğü gibi geri dönüşüm her yönüyle insanlığa katkılar sağlamaktadır. Bu nedenle ülkesini seven her vatandaşımız geri dönüşüm konusunda duyarlı olmalı, bu tür kampanyalara destek olmalıdır. Peki birey olarak ben ne yapabilirim derseniz size şunları önerebilirim;
Öncelikle birey olarak kendimiz geri dönüşüm ve kazanımın mantığını kavramış olmalıyız.
Çevrenizdekilere bu bilinci aşılayabilirsiniz.
Uzun ömürlü ve dayanıklı tüketim mallarını kullanın.
Atıkları en aza indirebilmek için çaba sarfedin.
Tek kullanımlık ürünlerden uzak durun.
En önemlisi çocuklarınızı yani gelecek nesilleri düşünerek bilinçli, tasarruflu bir tüketim gerçekleştirin.


Habertürk Gazetesi Köşe Yazarı 
PROF. DR.ÇETİN VOLKAN AKYOL

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.